ABD Başkanı Donald Trump, dün Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile bir ortaya geldi. ABD ile Avrupa ortasındaki tansiyonun adım adım tırmandığı bir süreçte gerçekleşen tepe bilhassa Batı’da büyük bir dikkatle izlendi.
İki başkan Beyaz Saray’da düzenledikleri basın toplantısında Ukrayna’da devam eden savaşa yönelik dikkat çeken bildiriler verdiler. Macron Ukrayna’da barışı tesis edecek süratli lakin kırılgan olmayan bir mutabakat istediklerini belirterek “Barış Ukrayna’nın teslim olması manasına gelmez ve ateşkes (güvenlik) garantileri olmadan sağlanamaz.” dedi. Trump ise savaş değil barış getirmek istediğini vurguladı ve “İşte bu yüzden Ukrayna ile kritik mineraller, ender topraklar ve öteki çeşitli hususlarda bir muahede yapmalıyız. ” tabirlerini kullandı.
MACRON TRANSATLANTİK BAĞLARI KURTARMAK İÇİN ÇABALADI
Washington Post gazetesine nazaran, Ukrayna savaşının yıl dönümünde Beyaz Saray’a giden Macron, Washington ile Moskova ortasında tarihi bir yine yapılanma yaşanırken, transatlantik bağları kurtarmak için çabaladı.
Macron ve Trump ortasındaki bağlantıyı ‘karmaşık’ olarak tanımlayan gazete iki başkanın tanıştıkları birinci devri hatırlattı ve ortalarındaki alakanın ‘alfa el sıkışmaları’, karşılıklı hürmet şovları lakin tıpkı vakitte Trump’ın tarafında ağır bir öfkeyle işaretlendiğini yazdı.
GARİP EL SIKIŞMA DİPLOMASİSİ
İngiliz medyası da Trump ve Macron ortasındaki garip ‘el sıkışma diplomasisi’ne dikkat çekti. Telegraph gazetesi “İki lider, çok sert ve bir kezinde tam 29 saniye süren el sıkışmaları ile ünlü. Alışılmadık yoğunlukları ve uzunlukları nedeniyle toplumsal medyada bir sansasyona dönüşen selamlaşmalar bu son ziyaret de farklı değildi” tabirlerini kullandı.
DOSTLUK GÖSTERİSİNE KARŞIN UYUŞMAZLIĞI GİZLEYEMEDİLER
New York Times gazetesine nazaran, iki lider kameralar önünde sarılıp el sıkışarak dostluk gösterisinde bulundular fakat, Ukrayna savaşı nedeniyle ABD ile Avrupa ortasında büyüyen uyuşmazlığı gizleyemediler. New York Times’ın ayrıntılı tahlilinde “Ukrayna işgalinin yıldönümünde bir ortaya gelen iki başkan, samimi bir Beyaz Saray toplantısında iltifat alışverişinde bulunurken açık bir kopuştan kaçınmaya kararlı görünüyorlardı. Lakin savaşın nedenleri, her iki tarafın çatışmadaki rolü ve muhtemel tahlili konusunda değerli ölçüde ayrıştılar. Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i diktatör olarak nitelemeyi reddederken, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ise saldırganın Rusya olduğunu net bir biçimde vurguladı” sözleri dikkat çekti.
GÖRÜŞMEYE DAMGA VURAN ANLAR: MACRON FRANSIZCADAN İNGİLİZCEYE DÖNDÜ
İki başkanın görüşmesine damga vuran anlardan biri Ukrayna’ya sağlanan desteklerle ilgiliydi.
ABD başkanı Trump Avrupa’nın Kiev idaresine sağladığı yardımı “Avrupa Ukrayna’ya borç para veriyor ve sonra geri alıyorlar.” diye yorumlayınca toplantının başından beri bir tercüman aracılığıyla Fransızca konuşan Macron, çabucak İngilizce konuşmaya başladı . Trump’ın kolunu tutarak söylediklerini düzelten Fransız önder, Ukrayna’ya gönderilen yardımların Amerika Birleşik Devletleri örneğinde olduğu üzere, hibe, kredi ve kredi garantilerinin bir karışımı olduğunu söyledi.
Gülümseyen Trump kuşkucu bir yüz tabiri takındı ve güya bunu yutmadığını söylemek istercesine elini salladı.
https://twitter.com/NoLieWithBTC/status/1894101103278531010
BBC: MACRON İNCE BİR İP ÜZERİNDE YÜRÜDÜ
İngiliz yayın kuruluşu BBC’e nazaran, Macron, Ukrayna konusunda Avrupa’nın halini ortaya koyarken Trump ile görüşmesinde ince bir ip üzerinde yürüdü. BBC’ye nazaran Fransız önderin Beyaz Saray ziyareti başarılı sayılabilir:
“Avrupa ve ABD ortasındaki ilgiler tartışmasız bir kriz içinde, bu nedenle Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un işleri bir ortada tutması bile bir muvaffakiyettir. Macron Oval Ofis’te soruları yanıtlarken ve ortak basın toplantısı düzenlerken ABD liderini överek, pohpohlayarak konuştu. Bu, dünyanın dört bir yanındaki pek çok önderin artık Trump’a karşı açıkça konuşmaktan ya da eleştirmekten daha verimli bulduğu bir prosedür.
Macron, Washington’da sıkıntı geçebilecek bir günü taviz vermeden atlatmayı başardı. Her iki ülkenin de barış istediğinden bahsetti, Trump’ın Avrupa’nın Ukrayna’ya verdiği takviyeyle ilgili bir savını nazikçe düzeltti ve Avrupa’nın kendi güvenliği için daha fazla sorumluluk alması gerektiğini kabul etti.”