Galatasaray’ın Kasımpaşa’dan darbe yediği maç sonrası dikkat çeken sözler: Okan Buruk’la Mourinho arasındaki fark

Süper Lig’in 26’ncı haftasında Galatasaray deplasmanda Kasımpaşa’nın konuğu oldu. Recep Tayyip Erdoğan Stadyumu’nda saat 16.00’da başlayan müsabakada hakem Cihan Aydın düdük çaldı. Aydın’ın yardımcılıklarını Bersan Duran ve Murat Ergin Gözütok üstlendi.

G.SARAY BİRİNCİ YARIYI ÖNDE KAPATTI

Mücadele yüksek tempoda başlarken, iki takımın de rakip kalede tesirli olduğu anlar yaşandı. Konut sahibi Kasımpaşa birinci yarıda birçok gol konumuna girerken; Brekalo, Fall, Winck ve da Costa Muslera’yı geçemedi. Galatasaray ise 11’inci dakikada Osimhen’in penaltısıyla öne geçti ve birinci yarı Galatasaray’ın 1-0’lık üstünlüğüyle sona erdi.

MÜCADELE 3-3 SONA ERDİ

İkinci yarıya daha tesirli başlayan taraf Kasımpaşa oldu. Mesken sahibi takım, 52’nci dakikada Ben Ouannes ve 61’inci dakikada Brekalo’nun golleriyle öne geçti: 2-1. Gollerin akabinde Galatasaray oyunda dengeyi sağlarken, 69’uncu dakikada Sanchez’in golüyle skora eşitlik geldi. 71’inci dakikada bir defa daha sahneye çıkan Osimhen ekibini 3-2 öne geçirdi. Kasımpaşa bu gole 85’inci dakikada Hajradinovic’in penaltıdan kaydettiği golle yanıt verdi: 3-3. Müsabakada diğer gol olmadı ve Galatasaray deplasmanda Kasımpaşa ile 3-3 berabere kaldı.

Hürriyet muharrirleri Uğur Meleke ile Fırat Aydınus, Sarı-Kırmızılı grubun Kasımpaşa’yla berabere kalıp en yakın takipçisi Fenerbahçe’yle puan farkının 4’e düştüğü maçı bugünkü köşe yazılarında kıymetlendirdi. İşte o yazılar…

UĞUR MELEKE: BURUK’LA MOURİNHO ORTASINDAKİ FARK: YANLIŞTA ISRAR!

Süper Lig’de kritik bir pazarı geride bıraktık. Dün gündüz seansında Beyoğlu’nda dönemin en tempolu, en gelgitli maçlarından birini seyrettik. Bu dönem Kasımpaşa grubunu takip edenler 25 maçta tam 95 gol izlediler. Hocalar değişiyor lakin büyü değişmiyor. Lige kattığı renk hiç azalmayan bir kadro Kasımpaşa.

Galatasaray’ınsa bu dönem tüm kayıplarında olduğu üzere dün de tekrar bir taktiksel fantezi başrolde. Buruk, Üstün Kupa’da Beşiktaş’a karşı oyuna Batshuayi’yi sokmuş, 4-4-2’ye dönmüş ve 5-0’a gitmişti maç. Akabinde Young Boys’a tekrar gereksiz bir 4-4-2 denemesiyle yenilip Devler Ligi’ni kaçırdı elden. Kümelerde Malmö ve eleme cinsinde Alkamaar’da üçlü savunma fantezileri Avrupa Ligi’ne mâl oldu. Dün de kadrosu aslında âlâ oynamıyorken, ferdî performanslarla 3-2’yi bulmasına karşın Cuesta’yı sol bek olarak oyuna sokarak yitirdi 2 puanı. Daha evvel stoper ve sağ bek olarak da göz doldurmayan Cuesta dün de karşılaşmaya tuhaf bir penaltıyla damga vurdu.

Cuesta’nın mesleğini inceledim. 261 resmi maça çıkmış. Yalnızca 1 sefer (2020’de bir itibar maçında) sol bek oynamış. Bence Galatasaray’ın dünkü puan kaybının sorumlusu penaltı yapan Cuesta değil, onu sol bek olarak oyuna sokma talimatı veren Okan Buruk’tur.

BiR DZEKO RESiTALi DAHA

Gün itibariyle Okan Buruk’la Mourinho ortasındaki fark da tam da bu noktada oluştu: Buruk, Cuesta yanlışında ısrar ederken, Mourinho bariz yanlışlarından dönme yolunu seçti. Fenerbahçe, dönemin birinci kısmında (2024’te) düzgün oynamıyordu, istikrarsızdı, çok emniyetliydi. Dönemin ikinci kısmında (2025’teki 16 resmi maçta) 3-4-1-2 ile namağlup. Mourinho bir oyun istikrarı yakaladı, en kıymetlisi de yanlışlarında ısrar etmedi.

Amrabat ön liberoda çok giriyordu stoperlerin içine. Ondan vazgeçti. Maximin ekip disiplinine alışılmamış ferdî tercihler yapıyordu. Mourinho, Maximin ısrarından döndü. Dzeko ile Nesyri ahengi yakalayınca, Boşnak santrforu kesmeyi bıraktı. Dün Dzeko tekrar Fenerbahçe’nin beyni-kalbi, her şeyiydi. Antalya’nın sağında gördü fırsatı. Daima oraya deplase olup çekti rakibinin fişini.

FIRAT AYDINUS: MAÇ GELDİ GİTTİ, MUSLERA’NIN KURTARIŞLARI DA YETMEDİ!

Galatasaray, bu dönem kalesinde en çok tehlikesini Kasımpaşa önünde yaşadı. Maça güzel başlayan taraf Kasımpaşa idi. Lacivert beyazlılar oyuna daha hakim ve Galatasaray makus gözüküyor iken, kaleci Gianniotis ve Osimhen ortasındaki çabada VAR ikazıyla verilen penaltıyla sarı kırmızılılar golü buldu. Galatasaray’ın makus oyuna karşın 1-0 öne geçmesi ve Kasımpaşa’nın ürettiği konumlardan yararlanamaması, birinci yarının özetiydi. Bu kısmın 1-0 sona ermesinde kaleci Muslera’nın kurtarışları büyük rol oynadı. Uruguaylı kalecinin bu dönem en âlâ formunu gösterdiği bir birinci 45 dakika izledik.

MAÇIN iKiNCi YARISI ZEVKLi VE BOL GOLLÜYDÜ

İkinci yarıda bol gollü ve zevkli bir uğraş izledik. Skor her iki kadro için de çok kısa vakit dilimi içinde gitti geldi. Kasımpaşa birinci yarının devamı halindeki üretken oyunuyla 6-7 net konumu sonrasında, 9. kornerinden golü buldu. Bu golden sonra Galatasaray biraz hareketlenir üzere gözükse de baskı altındaki Torreira’nın kaptırdığı toptan ikinci golü kalesinde gördü.

Galatasaray bu dönem tahminen de birinci sefer bu kadar konum verdiği bir maç oynadı dersek yanılmış olmayız. Sarı kırmızılılar 2-1 geriye düştükten sonra silkelenip kendine geldi ve Lemina ve Osimhen’in 2 dakika içinde attığı gollerle 3-2 öne geçti.

CARLOS CUESTA’NIN ACEMiCE PENALTISI

Lemina’nın golünde Sara’nın duran top kullanma mahareti öne çıkarken, Osimhen’in golü ise Muslera’nın asistiyle geldi. Galatasaray tam geri döndü derken, Carlos Cuesta’nın acemice yaptığı penaltı ile berabere kalıp şampiyonluk yolunda yara aldı.