Süper Lig’in 34’üncü haftasında Fenerbahçe, meskeninde Beşiktaş’ı ağırladı. Ülker Stadyumu’nda saat 19.00’da başlayan müsabakada Yasin Kol düdük çaldı.
DERBİNİN BİRİNCİ 11’LERİ
Karşılaşmada konut sahibi Fenerbahçe, İrfan Can Eğribayat, Osayi, Skriniar, Çağlar Söyüncü, Mert Müldür, İsmail Yüksek, Fred, Oğuz Aydın, Talisca, Szymanski, En-Nesyri 11’i ile çıktı. Konuk grup Beşiktaş ise Mert Günok, Svensson, Pualista, Masuaku, Emrecan, Chamberlain, Hadziahmetovic, Rashica, Gedson Fernandes, Mustafa Hekimoğlu, Rafa Silva ile alanda yer aldı.
TEK GOL GEDSON’DAN GELDİ
Karşılaşmanın birinci 25 dakikasında iki grupta gol durumu üretmekte zorlandı. 34’üncü dakikada Beşiktaş penaltı kazandı. Masuaku’nun sağ taraftan kullandığı kornerde top ceza alanı içerisindeki Talisca’nın eline çarptı. Hakem Yasin Kol bu konumda penaltı noktasını gösterdi. Topun başına geçen Gedson Fernandes 36’ncı dakikada gol talihini değerlendiremedi. 44’üncü dakikada Mert Müldür’ün kusurlu pasında ortaya giren Gedson Fernandes topu boş ağlara gönderdi:0-1. Birinci yarı konuk takımın 1-0’lık üstünlüğü ile sona erdi.
DERBİDE 3 PUAN BEŞİKTAŞ’IN
İkinci yarının birinci 15 dakikasında iki ekip da tesirli olamadı. Müsabakanın 72’nci dakikasında Fenerbahçe beraberlik bahtını kaçırdı. Hür vuruşta topun başına geçen Talisca’nın şutunda kaleci Mert kurtarışıyla gole mani oldu. Müsabakayı Siyah-beyazlılar 1-0 üstünlükle kazanırken Jose Mourinho dönemi derbi kazanamadan tamamladı.
Fenerbahçe’nin Beşiktaş’a 1-0 yenilerek Galatasaray’ın kazandığı haftada aldığı ağır darbeyi Hürriyet yazarları Uğur Meleke, Güntekin Onay ve Fırat Aydınus bugün kaleme aldıkları köşe yazılarında kıymetlendirdi. İşte o yazılar…
UĞUR MELEKE: MOURİNHO’NUN YETERLİ NİYETİ KONUSUNDA ŞÜPHELİYİM!
Dünyanın en kısa fıkrası: Beşiktaş maça sol kanatta Emrecan (20) ve Mustafa (18) ikilisiyle başladı, Mourinho’nun sağ açıkta tercihiyse Szymanski oldu!
Dün Kadıköy’de oynanan derbiye imzayı, keskin kararlarıyla iki teknik yöneticinin attığını söyleyebiliriz rahatlıkla. Norveçli Solskjaer, kendine referans olarak 4-6- 0’la kazandığı Galatasaray derbisini aldı. Mücadeleci sekiz oyuncunun önüne ileri ikili olarak Gedson-Rafa’yı koydu. Galatasaray maçıyla emsal formda orta sahayı kalabalık tutan, çok savaşan ve bulduğu fırsatları Gedson-Rafa ile güzel pahalandıran Beşiktaş kazandı bir sefer daha.
Tabii ki Solskjaer’in kulübede sıhhatleri yüzde yüz olmasa da stoper oynayabilecek 3 adamı (Uduokhai, Tayyip ve Necip) varken göbekte Masuaku, sol bekte Emrecan’la başlaması bir öbür keskin karar. Tahminen dün Solskjaer kendisi bile solda Emrecan-Mustafa ikilisinin deneyimsizliğiyle ilgili telaş duyuyordu. Lakin o noktada da takım istikrarsızlığı ve oyuncu itibarsızlaştırmayla meşhur meslektaşı Mourinho devreye girdi. Portekizli teknik adam dörtlü savunma tercihi, 11 seçimi ve görevlendirmeleriyle kolaylaştırdı işini Solskjaer’in.
Başta da belirttiğim üzere zati Mourinho’nun Emrecan-Mustafa’nın karşısına sağ açık olarak Szymanski’yi koyması fıkra gibi! Lakin bu kararın yanı sıra üç temel problemdeki tavrı, beni Mourinho’nun niyeti konusunda tereddüde düşürüyor:
1-) Ocak-Şubat-Mart’ta üçlü savunma ile başarılı bir süreç… Kayseri maçı dörtlü savunma ile puan kaybı… Gaziantep önünde üçlü savunmayla uygun oyun ve fabrika ayarlarına dönüş… Beşiktaş maçında bir defa daha dörtlü savunmayla darmadağınık bir imaj… Ayarlarla bu kadar çok oynamayı ben uygun niyetli bulamıyorum.
2-) Dzeko-Nesyri ile sistem işliyor. Dzeko-Talisca ile işliyor. Fakat Talisca-Nesyri ile işlemiyor. Talisca-Nesyri ikilisinin sonuç vermediği tekraren kanıtlanmasına karşın derbiye bu forvet çizgisiyle çıkılması nasıl açıklanabilir?
3-) Kayserili Gökhan, Mert Müldür’e karşı 3 gol birden üretmişti. Mert’i 15 gün sonra tekrar (orijinal rolü olmayan) sol bekte oynatıp birebir bedeli ödemek nasıl açıklanabilir? Ben Mourinho’yu anlamakta zahmet çekiyorum doğrusu.
GÜNTEKİN ONAY: DERBİLERİN HÜKÜMDARI BEŞİKTAŞ!
Stopersiz Beşiktaş, lakin bu kadar makus bir En-Nesyri ile birinci yarı konum veremezdi, o denli de oldu…
Beşiktaş Arthur Masuaku stoperde, genç ve tecrübesiz Emircan Terzi sol bekte ve Mustafa Hekimoğlu sol açıkta, santrforsuz bir formasyon ile alana çıktı. Tekrar de kazanmayı başardı. Kaleci Mert Günok, Gedson Fernandes, Amir Hadzıahmetoviç ve Masuaku eksiksiz oynadılar. Gabriel Paulista kusursuz idi. Aslında derbide iki teknik adam da enteresan tercihler ile başladı. Haydi Ole Gunnar Solskjaer’in birtakım kararları zorunluluktan… Jose Mourinho’ya ne demeli? 2 aydır ortalarda olmayan Youssef En-Nesyri neden birinci 11’de?
EN-NESYRI ÇOK STATİK
Stopersiz Beşiktaş, lakin bu kadar makus bir En-Nesyri ile birinci yarıda konum vermezdi. O denli de oldu. Faslı santrfor çok statik, yanında oynayan Talisca da hareketsiz; bu ikili oynadığı vakit rakip savunmalar rahat ediyor. Orta alan da yaratıcılıktan uzak futbolculardan konseyi. Yetmezmiş üzere atletik oyuncusu olmayan hantal bir ekip, sarı lacivertliler; pres yapamıyor, tempo yapamıyor.
Fenerbahçenin bekleri Mert Müldür ve Osayi-Samuel de maç sabaha kadar oynansa asist yapamaz. Mourinho ikinci yarıda kusurundan dönüp Tadic, Dzeko ve İrfan Can Kahveci’yi soksa da Beşiktaş’ın Uduokhai ve Joao Mario atakları ile oyun gücünü artırması maçı kazanmasını sağladı. Siyah beyazlılar orta alanı büsbütün boşaltan Fenerbahçe karşısında farkı arttırmalıydı.
MOURiNHO ÇOK RiSK ALDI
Çok risk alan Jose Mourinho’nun ekibine karşı 3 kere büyük boşluk yakaladılar lakin final paslarında başarılı olamadılar.
Maçın hakemi Yasin Kol kendine inançlı lakin olmayan faulleri kritik yerlerden yanlış çaldı, konut sahibinin kartlık ayağa basmalarını kartsız geçti, umut vaad eden ataklarda yapılan faulleri seyretti. İkinci yarıda felaket bir idare gösterdi.
FIRAT AYDINUS: MERT GÜNOK ŞAMPİYONLUK YARIŞINA BÜSBÜTÜN NOKTA KOYDU!
Fenerbahçe bilhassa Talisca’nın şutlarıyla golü aradı fakat Beşiktaş kalecisi müsaade vermedi.
İlk yarı Beşiktaş âlâ değildi ancak Fenerbahçe siyah beyazlılardan daha berbattı. Beşiktaş en azından ne yaptığını bilen bir oyun formatında oynadı. Galatasaray derbisinin taktiğine misal bir oyun anlayışında oynadı çabucak hemen. Fenerbahçe’de Oğuz Aydın sağ tarafa geçtikten sonra hamlede biraz daha tesirli olmaya çalıştı. Beşiktaş, alanında bekleyip geçiş oyunu ile bilhassa Rashica ve Rafa Silva’yı kullanarak oynadı.
BEŞiKTAŞ PLAY-OFF iSTERDi
Talisca’nın amatörce yaptırdığı penaltıda kaleci İrfan Can Eğribayat başarılıydı ancak çabucak ardından Mert Müldür’ün adeta ‘al da at‘ dercesine verdiği kusurlu pasta Gedson golü buldu. Beşiktaş’ın bu dönem gerek derbilerdeki başarısına gerekse puan cetvelinin üst sıralarda oynadığı gruplarla yaptığı mücadelere baktığımızda, play-off sistemini bu sene prestijiyle en çok isteyen ekip olurdu herhalde! Birinci yarı itibariyle Fenerbahçeli futbolcular güya dönem sonu gelmiş ve kabullenmiş bir modda alandaydılar.
SONUCU iKi MERT BELiRLEDi
İkinci devrede Mourinho, Tadic-Szymanski değişikliğiyle oyunu Beşiktaş alanına yıkmaya çalıştı. Birinci 45 dakikaya göre Fenerbahçe berbattan bir tık daha hareketliydi. Beşiktaş ise tıpkı anlayışla devam etti.
İkinci yarının başlangıcıyla Fenerbahçe bilhassa Talisca’nın attığı şutlarla golü bulmaya çalıştı. Bunların birçoklarında kaleci Mert Günok’a takıldı. Bu kısımda kalesinde devleşen Mert Günok maçın yıldızıydı Beşiktaş ismine. Son 15-20 dakikada Beşiktaşlı futbolcular kendi ceza alanlarına adeta bir kara duvar ördü.
Bu skorla Beşiktaş derbi ve büyük maçlardaki muvaffakiyetini bir kere daha gösterirken Fenerbahçe’nin attığı havlu yere düştü diyebiliriz. Aslında maçın özeti Mert Günok Fenerbahçe’ye büsbütün havlu attırdı.
Skor olarak baktığımızda aslında sonuç prestiji ile maça damga vuran iki Mert vardı alanda.