CEM Davran, meslektaşı Ahmet Mümtaz Taylan’ın sunduğu ‘Empati’ programına konuk oldu. İki isim, sohbet sırasında kendilerinden evvelki kuşaklara ve hocalarına karşı ihtimamlı davrandıklarını söz etti. Cem Davran, mevzuyla ilgili şu yorumu yaptı: “
Biz büyüklerden bahsederken bile heyecanlanıyoruz. Fakat benden küçük, hatırı sayılır bir şöhreti olan oyuncu röportaj verirken ‘Nasıl başladın?’ diye soruyorlar, ‘Okuldaydım, şu rolü verdiler’ diyor. O rolü sana kim verdi? Cem Davran. Ben çok meraklı değilim benim adımı söylemene de, senin için sorun bu. İnsanın bir sürü şey öğrendiği, hayatını biçimlendiren bireylerin ismini söylememesi. Benden sonraki kuşaklar giderek kopuyor. Güzel sanıyorlar kendilerini, uygun değiller. Boşlukta dolanıyorlar.”
PARA MEMNUNLUK GETİRİR
Cem Davran, “Para memnunluk getirmez” kanısının aksini savunduğunu da açıkladı. Ünlü oyuncu, fikirlerini şu cümlelerle anlattı:
“Parayı seviyorum, mutluluğa fayda. Hiç topu taca atmam, hele bu türlü bir coğrafyada acayip fayda. Yıllar evvel bunu televizyonda canlı yayında söyledim, beni eleştirmişlerdi. Artık ‘Haklıymışsın’ diyorlar. Burası Norveç, Finlandiya değil, burası diğer bir yer, burası öbür bir coğrafya. Burada para lazım, çok lazım.”
HAYATIMDA OBURU VARDI
Cem Davran, Ahmet Mümtaz Taylan’ın “aşkı” sorması üzerine eşiyle ilgili bir itirafta bulundu:
“Evita müzikali çalışıyoruz Kent Tiyatroları’nda. Ben Amerikalı direktörün yardımcısıyım. Orada balede kız arkadaşım var. Diğer bir arkadaşım sevgilisi ve kız kardeşiyle geldi. Birinci orada gördüm, ‘Evleneceğim kız’ dedim. Halbuki benim de hayatımda biri vardı.”
“Çocuk da değiliz, 25 yaşındayız. İçimden ‘Bu kızla evleneceğim’ dedim. Aşksa aşk. Sonra çabucak adam üzere münasebetimi bitirdim. Alttan girdim üstten çıktım, 1989 yılında tanıştık. 4 ay sonra nişanlandık, 1990 yılında da evlendik.”
