Ramazan Bayramı hutbesi konusu ve PDF metni Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından paylaşıldı. Bayram namazını eda etmek üzere cemilere gidecek olan Müslümanlara değerli bilgilerin aktarıldığı bayram hutbesinde, bayramların “Muhtaçların, hasta ve yaşlıların kapısını çaldığımız, yetim ve öksüzlerin başlarını okşadığımız, gereksinimlerini giderdiğimiz, bayramın coşkusunu onların da yüreklerinde yaşattığımız yardımlaşma ve paylaşma günleridir.” denildi. İşte, 2025 bayram hutbesi metni ve konusu…

RAMAZAN BAYRAMI: SEVİNÇ VE KARDEŞLİK GÜNLERİ

Muhterem Müslümanlar!

Evveli rahmet, ortası mağfiret, sonu ise cehennem azabından kurtuluş olan Ramazan-ı şerifi idrak ederek bayram sabahına kavuştuk elhamdülillah. Bizleri, Ramazan Bayramı’na ulaştıran Büyük Rabbimize sonsuz şükürler olsun. İslam’ın şeâiri olan bayramların değerini öğreten Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.s)’e, ehl-i beytine ve ashabına salat ve selam olsun. Ramazan Bayramımız mübarek olsun.

Aziz Müminler!

Bugün bayramdır. Sevinç, sevinç ve memnunluk günüdür. Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in, “Birbirinize haset etmeyin. Birbirinize sırtınızı dönmeyin. Birbirinize kin ve nefret beslemeyin. Ey Allah’ın kulları! Kardeş olun!” ikazına kulak vererek, gönlümüzü birbirimize içtenlikle açma, ayrılık ve gayrılığı kalbimizden söküp atma günüdür.

Bugün bayramdır. Bayramlar, aziz dinimiz İslam’ı, Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in hoş ahlakını, Kur’an ve sünnetten beslenen örf ve kültürümüzü kuşaklarımıza aktarma günüdür. Bizi biz yapan, bizi millet kılan ulusal ve manevi kıymetlerimizi yaşama ve yaşatma günüdür.

Kıymetli Müslümanlar!

Bugün bayramdır. Bayramlar, anne ve babamızdan, akraba ve dostlarımızdan, muhtaçlık sahibi kardeşlerimizden uzaklaştığımız günler değildir. Tersine bayramlar; varlık sebebimiz olan anne babamızın varsa gereksinimlerini giderme, ellerini öpüp hayır dualarını alma günleridir. Hayatın yükünü birlikte omuzladığımız eşimize tatlı lisan ve güler yüzümüzü; göz parıltısı evlatlarımıza ilgi ve şefkatimizi sunma günleridir. Allah Resûlü (s.a.s)’in, “Ey insanlar! Selâmı aranızda yayın, yemek yedirin, akrabalık bağlarınızı gözetin, beşerler uyurken namaz kılın ki selâmetle cennete giresiniz.” muştusuna nail olmak için sıla-i rahme tutunduğumuz, akraba ve komşularımızı ziyaret edip hatırlarını sorduğumuz huzur ve memnunluk günleridir. Muhtaçların, hasta ve yaşlıların kapısını çaldığımız, yetim ve öksüzlerin başlarını okşadığımız, gereksinimlerini giderdiğimiz, bayramın coşkusunu onların da yüreklerinde yaşattığımız yardımlaşma ve paylaşma günleridir. Aziz şehitlerimizin, ahirete göç eden kahraman gazilerimizin ve ebediyete irtihal eden geçmişlerimizin kabirlerini ziyaret ettiğimiz, onları hayırla yâd ettiğimiz rahmet ve dua günleridir.

Değerli Müminler!

Bugün bayramdır. Ulu Rabbimizin, “Müminler lakin kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin ortasını düzeltin. Allah’a karşı gelmekten sakının ki size merhamet edilsin.” buyruğu mucibince yüreklerimizi ağırlaştıran dargınlıkları ve küskünlükleri bir kenara bıraktığımız; el ele, gönül gönüle verdiğimiz muhabbet günüdür. Sevgili Peygamberimiz (s.a.s)’in, “Müminler, birbirini sevmede, birbirine merhamet ve şefkatte, tıpkı bir organı rahatsızlandığında başka organları da bu acıyı paylaşan bir vücut üzeredir.” hadisi mucibince birbirimize karşı şefkat ve merhamet gösterdiğimiz müsamaha ve dayanışma günüdür. Cenâb-ı Hakk’ın وَاَط۪يعُوا اللّٰهَ وَرَسُولَهُ وَلَا تَنَازَعُوا فَتَفْشَلُوا وَتَذْهَبَ ر۪يحُكُمْ “Allah’a ve Resûlüne itaat edin, birbirinizle çekişmeyin. Sonra gevşersiniz, gücünüz elden gider…” buyruğuna uyarak, birbirimize tutunduğumuz, birbirimizin hak ve hukukunu gözettiğimiz kardeşlik günüdür.

Aziz Müslümanlar!

Bu mübarek bayram sabahının sevinç ve huzuru yüreklerimizi doldururken; maalesef, Gazze’de kardeşlerimiz, bayramın sevinç ve coşkusundan çok uzaklar. Zalim siyonistler; kadın-erkek, çocuk-yaşlı demeden pak insanları katletmeye devam ediyorlar. Kardeşlerimize hiçbir biçimde hayat hakkı tanımıyorlar. Onların en temel gereksinimlerini dahi karşılamalarına, bir lokma ekmeğe, bir yudum suya ulaşmalarına pürüz oluyorlar. Şu konu asla unutulmamalıdır ki, zulüm ebedi değildir. Zalimler kesinlikle mağlup olacaklardır. وَاللّٰهُ مُتِمُّ نُورِه۪ وَلَوْ كَرِهَ الْـكَافِرُونَ “Kâfirler istemese de Allah parıltısını tamamlayacaktır.” Kardeşlerimizin sevinç, huzur ve itimat içinde bayram yapacağı günler gelecektir. Bize düşen, kardeşlerimize verdiğimiz maddi ve manevi her türlü takviyemizi devam ettirmektir. Yüreğimiz yanıyor ve gönül lisanımız şöyle feryat ediyor:

Ey Müslümanlar!

Gazze’de bir toplum yok ediliyor. Güçlerimizi birleştirip zalimlerin zulmüne son vermek için daha ne kadar bekleyeceğiz?

Ey İnsanlar!

Gazze’de insanlık ölüyor. İnsanlığımızı kurtarmak için daha ne kadar çocuğun, bayanın, temizin katledilmesi gerekiyor?

Bu bayram sabahında gönülden yapacağımız dualarımızın ve lisanımızdan dökülen âminlerimizin; ümmet şuurumuzun ve din kardeşliğimizin güçlenmesine, Gazze’de akan kanın ve gözyaşının dinmesine vesile olmasını Ulu Rabbimden niyaz ediyorum. Başta aziz milletimiz olmak üzere bütün İslam âleminin Ramazan Bayramı’nı tebrik ediyorum.