Eşlerin birlikte uyuması uyku kalitesini nasıl etkiliyor?
Fiziksel temasın, oksitosin salgılanmasını artırarak inanç hissi sağlayabileceğini ve uykuya dalmayı kolaylaştırabileceğini lisana getiren Uzman Klinik Psikolog Merve Türkkol, “Bazı bireyler için partnerle yakın temas halinde uyumak inanç verici bir tesir yaratırken, kimileri için bu durum uykunun sık sık bölünmesine neden olabilir” dedi, eşlerin birlikte uyumasının uyku kalitesine tesiri hakkında açıklamalarda bulundu.
Fiziksel temas huzurlu bir uyku sağlayabilir
Uyku, fizyolojik ve ruhsal süreçlerin etkileşim içinde olduğu, bedenin dinlenmesini ve yenilenmesini sağlayan kritik bir vakit dilimidir. Partnerler ortasındaki fizikî temas, uykuya dalma sürecini ve uykunun kalitesini çeşitli biçimlerde etkileyebilir. Çiftler ortasında yatakta sarılma, el ele tutuşma yahut yakın temasta bulunma üzere davranışlar, uykuya geçiş sürecini olumlu yahut olumsuz tarafta değiştirebilir.
Fiziksel temasın olumlu tesirleri ortasında, oksitosin hormonunun artışıda yer alıyor. Oksitosin, ‘bağlanma hormonu’ olarak bilinir ve gerilim düzeylerini düşürerek bireyin daha rahat bir uyku tecrübesi yaşamasına katkıda bulunabilir. Bilhassa korku bozukluğu yaşayan bireylerde, eşleriyle temas halinde olmak inanç hissini artırarak uykuya dalmayı kolaylaştırabilir. Ayrıyeten, sarılmak yahut el ele tutuşmak, parasempatik hudut sistemini aktive ederek kalp ritmini yavaşlatır ve bireyin daha huzurlu bir halde uyumasına yardımcı olabilir.
Bazıları için uykunun bölünmesine de neden olabilir
Her çift için fizikî temasın tesirleri tıpkı olmayabilir. Kimi bireyler için partnerle yakın temas halinde uyumak itimat verici bir tesir yaratırken, kimileri için bu durum uykunun sık sık bölünmesine neden olabilir. Bu nedenle, çiftlerin kendi konfor düzeylerini keşfetmeleri ve birbirlerinin gereksinimlerine ahenk sağlamaları değerlidir. Fizikî temasın derecesi, çiftlerin bağlantısı ile belirlenebilir ve uyku kalitesini artıracak tahliller üretilebilir. Örneğin, yatakta yakın temas kurup uyumakta zorlanan çiftler için büyük yatak tercih edilmesi yahut uyku esnasında temasın makul bir müddette sonlandırılması yararlı olabilir.
Farklı uyku alışkanlıkları uyku kalitesini direkt etkileyebilir
Eşlerin uyku alışkanlıkları birbirinden farklı olduğunda, bu durum uyku kalitesi üzerinde besbelli bir tesir yaratabilir. Bireylerin biyolojik saatleri, uykuya geçiş mühleti yatakta hareket etme sıklığı, uyurgezerlik ve diş gıcırdatma üzere faktörler, uyku ortamının huzurlu yahut kesintili olmasına sebep olabilir. Bu farklılıklar da çiftlerin dinlenme sürecini direkt etkileyebilir.
Biyolojik ritimleri farklı olan bireyler ortasında uyku ahengini sağlamak güç olabilir. Bir partnerin erken yatıp erken kalkarken, başka partnerin geç saatlere kadar uyanık kalmayı tercih etmesi bir tarafın uykuya dalmasını geciktirebilir. Ayrıyeten, bir eşin horlama, uyurgezerlik yahut sık sık hareket etme üzere alışkanlıkları varsa, başkasının uykusunun bölünmesine ve dinlenme kalitesinin düşmesine yol açabilir. Bilhassa derin uykuya geçiş sürecinde bu cins dışsal faktörlerin tesiri, uyku kalitesini direkt etkileyerek bireyde yorgunluk hissine neden olabilir.
Birlikte uyumanın bağlantının temel taşı olduğu fikri her birey için geçerli değil
Birlikte uyumak pek çok çift için duygusal yakınlık ve bağlılık göstergesi olarak algılanıyor. Lakin, uyku kalitesini etkileyen faktörler nedeniyle kimi çiftler farklı yataklarda ya da farklı odalarda uyumayı tercih edebilir. Bu durum, ilginin dinamiğini değiştirebilir ve kimi bireylerde duygusal aralık hissiyatı oluşturabilir.
Ayrı uyumanın alakada yarattığı tesirler, çiftin bağlantısına ve birlikte geçirdiği vaktin niteliğine bağlıdır. Araştırmalar, makûs uyku tecrübelerinin çiftler ortasındaki tartışmaları artırabildiğini ve bireylerin daha huzursuz hissetmesine neden olabileceğini gösteriyor. Lakin, birlikte uyumanın münasebetin temel taşı olduğu fikri her birey için geçerli değil.
Uyku sistemi bozuk olan, farklı uyku alışkanlıklarına sahip çiftler için başka uyumak, ilgilerini daha sağlıklı sürdürebilmeleri ismine yararlı olabilir. Bu bağlamda, başka ahenge nizamı tercih eden çiftlerin, gün içerisinde birlikte kaliteli vakit geçirmeye ihtimam göstermesi değerli. Sarılma, sohbet etme üzere bağlanmayı destekleyen davranışlar sayesinde, farklı yatakta uyumak alakada duygusal araya neden olmadan sürdürülebilir hale gelebilir.
Birlikte rahat uyumak için alışkanlıklarınızı senkronize etmelisiniz
Uyku, sadece kişisel bir gereksinim değil, birebir vakitte çiftlerin ilgisini ve genel ömür kalitesini etkileyen temel ögelerden biridir. Yapılan araştırmalar, uyku nizamı ve uyku kalitesinin çiftler ortasındaki duygusal bağ, irtibat ve gerilim idaresi üzerinde direkt tesirli olduğunu gösteriyor.
Çiftlerin daha sağlıklı ve dinlendirici uyuyabilmeleri için öneriler
— Mümkünse, emsal saatlerde uyuyup uyanmaya çalışın.
— Odanın sıcaklığı, ses düzeyi ve yatak ekiplerinin rahatlığı üzere ögeleri birlikte belirleyerek, ikinizin de konforlu hissedeceği bir uyku alanı oluşturabilirsiniz.
— Fizikî teması rutine dahil etmeye çalışın. Uyumadan evvel meditasyon, nefes antrenmanları yahut hafif germe hareketleri üzere birlikte yapacağınız rahatlatıcı aktiviteler, uykuya geçiş sürecini kolaylaştırabilir.
— Yatak odasını huzurlu bir alan olarak görmek ve olumsuz hisleri buraya taşımamak kıymetlidir. Şayet tekrarlayan bir halde uyku öncesi tartışmalar yaşıyorsanız, bu durumu fark edip gün içinde hislerinizi daha sağlıklı bir formda tabir etmeye çalışabilirsiniz.
— Uyumadan evvel telefon yahut televizyon yerine birlikte kitap okumak, hafif bir müzik dinlemek ya da sohbet etmek, hem uyku kalitesini artırabilir hem de bağlantınıza olumlu katkılar sunabilir.
