29 Ekim Cumhuriyet Bayramı büyük bir coşkuyla kutlanıyor. Cumhuriyet Bayramı örnek metni de 29 Ekim’de konuşma yapacak öğretmenler ve öğrenciler tarafından araştırılıyor. Bu yıl Cumhuriyetin kuruluşunun 101. yılı kutlanacak. Her yıl Türkiye genelinde ve dış temsilciliklerde resmi merasimlerle, çeşitli etkinliklerle ve coşkuyla kutlanan 29 Ekim, Türkiye için bağımsızlık ve çağdaşlaşma yolundaki en değerli dönüm noktalarından biridir. İşte 29 Ekim örnek konuşma metni kısa ve uzun!

29 EKİM KONUŞMA METNİ ÖRNEĞİ 2024

Saygıdeğer Konuklar, Değerli Konuklar ve Sevgili Gençler,

Bugün, Cumhuriyetimizin 101. yıl dönümünü kutlamanın heyecanı ve gururuyla bir ortaya geldik. Her yıl olduğu üzere bu yıl da, bağımsızlık uğraşımızın destansı öyküsünü, Cumhuriyetin bize kazandırdığı bedelleri ve geleceğe dair umutlarımızı birlikte paylaşmanın memnunluğunu yaşıyoruz.

Cumhuriyet, bizlere Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının emanetidir. Onlar, yoksulluk ve imkansızlıklar içinde, azimle, kararlılıkla bu ülkenin bağımsızlık gayretini vermişlerdir. Büyük Başkan Atatürk’ün liderliğinde, bağımsız bir vatan kurmanın yanı sıra, millet egemenliğine dayalı, çağdaş bir devlet yapısının temellerini atmışlardır. İşte bu mirasın ismidir Cumhuriyet.

Cumhuriyet, sırf bir idare formu değil; özgürlüğün, eşitliğin ve adaletin simgesidir. “Egemenlik kayıtsız kuralsız milletindir” kelamının hayat bulduğu bir sistemdir. Bu topraklarda yaşayan her birey, kökenine, inancına, görüşüne bakılmaksızın Cumhuriyetin sunduğu özgürlüklerin garantisi altındadır. Bayanlarımız, gençlerimiz ve toplumun her kesiti, Cumhuriyet sayesinde haklarına kavuşmuş, eğitimden bilime, sanattan spora kadar birçok alanda fırsatlar elde etmiştir.

Sevgili Gençler,

Bu emaneti yarınlara taşıyacak olan sizlersiniz. Atatürk, Cumhuriyeti sizlere emanet ederken, “Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizlersiniz” diyerek geleceğe dair inancını ve inancını lisana getirmiştir. Bu nedenle, Cumhuriyetin pahalarını yaşatmak, geliştirmek ve bu emaneti ebediyen yüceltmek sorumluluğunu taşıyorsunuz. Okuyarak, araştırarak, bilimde, sanatta ve sporda muvaffakiyetler elde ederek ülkemizi ileriye taşıma misyonunu üstleniyorsunuz.

Bu manalı günde, Cumhuriyeti bizlere armağan eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını ve tüm şehitlerimizi rahmet, minnet ve hürmetle anıyorum. Bizlere bıraktıkları bu değerli emaneti müdafaa kararlılığımızla, Cumhuriyetimizin sonsuza kadar yaşayacağına olan inancımı bir defa daha vurgulamak istiyorum.

Cumhuriyetimizin 101. yılı kutlu olsun! Ne keyifli Türk’üm diyene!

29 EKİM CUMHURİYET BAYRAMI KONUŞMA METNİ

Sayın okul müdürüm, kıymetli öğretmenlerim, sevgili öğrenci arkadaşlarım ve hürmet bedel veliler; Cumhuriyetimizin 101.yıl kutlama programına hepiniz güzel geldiniz.

Bugün burada Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 101. Yıl dönümü kutlamaları için toplanmış bulunmaktayız.

Biliyorsunuz ki çok uzun ve pek meşakkatli bir sürecin gerisinden 13 Ekim 1923 ‘te Ankara başşehir yapıldı. Gerisinden 29 Ekim 1923’te de Cumhuriyet ilan edilmiştir. 29 Ekim 1923 de “Türk Milletinin karakterine ve adetlerine en uygun olan yönetim biçimi, Cumhuriyet yönetimidir.” diyerek ilan ettiği Cumhuriyet, Türk Ulusuna bırakılmış en büyük miras ve asla vazgeçilemez bir bedeldir.

Ulu başkanımız Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu cumhuriyet; olmuş, bitmiş bir süreç değildir. Tam bilakis onun “Devrimcilik ilkesi” gereği: daima olarak yeniliklere, değişimlere açık bir süreçtir. Bu değerli vazife de gelecekte bu ülkenin idaresinde kelam sahibi olacak olan yani bu ülkenin gerçek sahibi olan siz çocuklarımıza düşmektedir.

Türk genci hayatıyla ve kelamlarıyla bir rehber niteliğindeki Ata’sından faydalanmalıdır. Fakat o vakit gerçekleri fark eder, yerinde saymanın, geri gitmekten öbür bir şey olmadığını anlar. Cumhuriyet bağımsız bir ülkedir. Devrimlerdir Atatürk’ün gösterdiği yoldan ilerleyen. Cumhuriyet ilimdir, fendir. Bu yüzden Atatürk bir gün söylediklerim bilime alışılmamış düşerse bilimi seçin der.

Bu hoş devleti bizlere armağan eden Atalarımızın bizlerden tek isteği Cumhuriyetimizi her vakit koruyup geliştirmemizdir. Bunu yapabilmek için de çok çalışıp Türkiye Cumhuriyeti’nin ismini başarılarla yad ettirmek olacaktır.

Türk ulusuna seslenen büyük lider, şu tümcelerle cumhuriyetin, bağımsızlığın ayrılmaz kesimi olduğunu vurgulamıştır:

Bugün ulaştığımız sonuç, yüzyıllardan beri çekilen ulusal yıkımlardan uyanmanın ve bu sevgili vatanin her köşesini sulayan kanların karşılığıdır. Bu sonucu Türk gençliğinin muhafazasına bırakıyorum.” Sevgili öğrenciler! Sizler Atatürk’ün prensip ve inkılaplarını anlamalı cumhuriyetin ne kadar değerli olduğunu görmelisiniz. Ne uğurda olursa olsun onu muhafazaları ebediyen ileri düzeye taşımalısınız. Bizler öğretmenler olarak sizlere güveniyoruz. Bu ülkenin geleceği sizi ellerinizde olacaktır.

Bu vesile ile Kurtuluş Savaşımızın başlangıcından bu yana Türkiye Cumhuriyeti’nin bütünlüğü ve birliği için canlarını hiçe saymış şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi hürmet ve minnetle anıyorum.

Sözlerimi Atatürk’ün bir kelamı ile bitirmek istiyorum.

“Cumhuriyeti biz kurduk, onu yaşatacak ve yükseltecek olan sizlersiniz”

CUMHURİYET BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN!

29 EKİM KONUŞMA METNİ KISA

Atatürk’ün 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıktıktan sonra başlatmış olduğu Kurtuluş Şavaşı’mızın zaferle sonuçlanmasından sonra, 29 Ekim 1923 yılında ilan ettiği Cumhuriyet, Türk Milletimize verilmiş en büyük miras ve vazgeçilmez bir kıymettir.

İşte bu kıymet, bizleri ulusal bir devletin onurluir biçimde, özgürce düşünebilen, eşit hakları olan birer ferdi, devletin tek ve gerçek sahibi haline getirmiştir.

Devlet yönetme işini, şahısların, ailelerin, bir zümrenin yada muhakkak sınıfın eline bırakmayan Cumhuriyet sistemi, 1923’ten beri ülkemize büyük katkılar sağlamış, Türk toplumunu millet olma şuuruna ulaştırmış, bireyi de vatandaş pozisyonuna yükseltmiştir.

Tarihimizin en büyük ve kapsamlı çağdaşlaşma atağı olan Cumhuriyet, getirdiği yenilikler ve atılımlar ile Türk beşerinin ufkunu genişletmiş, ekonomik, toplumsal ve siyasal yaşantımız görülmemiş bir dinamizm kazanmıştır.

Devletimiz ve ülkemiz, Cumhuriyetin bizlere verdiği güç sayesindedir ki milletlerarası toplulukta kıymetli bir yere sahip olmuş ve tekrar ülkemiz Atatürk’ün koymuş olduğu unsurlarla de en dünyanın saygın ülkelerinden biri haline gelmiştir.

Bu nedenle bizlere ve gelecek kuşaklara düşmekte olan en değerli misyon; Türkiye Cumhuriyeti’nin ülkesi ve milletiyle parçalanamaz bütünlüğünü korumak, Atatürk unsur ve inkılaplarını koruyup kollamak, iç ve dış tehlikelere karşı hassas olmaktır.

Bu his ve niyetler ışığında herkesin Cumhuriyet Bayramı’nı kutluyor, Cumhuriyetimizin kurucusu olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, tüm şehit ve gazilerimizin manevi huzurunda hürmetle eğiliyorum.

Cumhuriyetimizin 101. yılı kutlu olsun…

29 EKİM KONUŞMA METNİ KISA

Cumhuriyet aydınlanmanın ismidir. 101 yıl evvel bugün yakılan bir meşaledir cumhuriyet. Kimsesizlerin kimsesi, Nene Hatunların, Sütçü İmamların, Hasan Tahsinlerin sesidir cumhuriyet.

Cumhuriyet laikliktir, din pak hisler içinde kalbimizde yaşasın diye. Kimse kirli siyasete alet etmesin diye kurulmuştur cumhuriyet. Cumhuriyet bir halkın hasretidir. Artık savaşlardan yorulmuş, fakir ve viran kalmış ülkesinde yurtta barış dünyada barıştır cumhuriyet.

Cumhuriyet emektir alın terinden akan. Namusuyla kardır hiç kimseye el açmadan. Bu yüzden yüzlerce fabrika kurulmuştur ülkemizde dört yandan. Cumhuriyet demir ağlardır. Bütün ülke kalkınsındır cumhuriyet.

Cumhuriyet bağımsız bir ülkedir. Devrimlerdir Atatürk’ün gösterdiği yoldan ilerleyen. Cumhuriyet ilimdir, fendir. Bu yüzden Atatürk bir gün söylediklerim bilime ters düşerse bilimi seçin der.

Ben bir cumhuriyet aşığıyım dostlar, baylar, bayanlar. Bu yüzden Atatürk’ten yanadır daima sözlerim. Bu yüzden severim dolu dizgin yurdumu. Bu yüzden anlatırım tüm derslerimde

Cumhuriyet benim, Cumhuriyet biziz.