ABD’nin Los Angeles kentinde, Palisades ve Eaton bölgelerinde başlayan ve kısa müddette geniş bir alana yayılan yangınlar denetim altına alınamıyor. Bölgede yaşayan 180 bin kişi için tahliye buyruğu verildi. Şiddetli rüzgârların tesiriyle yangınlar diğer alanlara da sıçramaya devam ederken, en az 10 kişinin hayatını kaybettiği açıklandı. Los Angeles şerifi Robert Luna, yangının yarattığı yıkımın tesirini “atom bombasına” benzetti.

SADECE YÜZDE 6’SI DENETİM ALTINDA

Yalnızca yüzde 8’lik bir kısmı denetim altına alınabilen Palisades yangını, bölge tarihindeki en yıkıcı yangın olarak kayıtlara geçti. Alevler, kıyı bölgesinde 10 binden fazla yapının büsbütün yok olmasına neden oldu.

Hollywood ünlülerine mesken sahipliği yapan Malibu bölgesindeki lüks malikânelerin büyük çoğunluğu alevlere teslim oldu.

Ancak yüzde 3’ü denetim altına alınabilen Eaton yangını ise yaklaşık 13 bin 750 dönüm alanı küle çevirdi. Perşembe günü, Los Angeles ile Ventura ilçeleri hududunda ise bir öbür yangın başladı, kısa müddette yayılarak yaklaşık 12 bin 940 dönüm bir alanı etkiledi. Bu yangının kundaklama sonucu çıktığı belirtilirken, evsiz olduğu belirtilen bir kişi gözaltına alındı. 1400’den fazla itfaiye erinin alevlere müdahalede bulunduğu belirtildi.

MADDİ HASAR 150 MİLYAR dolar

–Geniş çaplı yıkıma neden olan yangınlarla bir arada bölgede yağma olayları yaşandığı da bildirildi. Los Angeles’ın bağlı olduğu eyalet California’nın Valisi Gavin Newsom, yangın bölgelerinde güvenlik ve sistemi sağlamak için Ulusal Muhafızların 300 üyesinin yanı sıra 210 polisin görevlendirildiğini belirtti.

Yetkililer, yangılardan Hurst’ün yüzde 37, Palisades’in yüzde 8, Kenneth’ın yüzde 35 ve Eaton’ın yüzde 3’ünün denetim altına alınabildiğini bildirdi.

Kentteki tüm okullarda eğitime orta verildi ve gece sokağa çıkma yasağı ilan edildi.

Şehirdeki kimi bölgelerde bulunan yangın musluklarında su olmadığı için alevlere vaktinde müdahale edilemediği argüman edildi.

Yasağa uymayanlar gözaltına alınacak. Yangınların yol açtığı hasarın 150 milyar doları aşabileceği iddia edilirken, bölgeye giden ABD Başkanı Joe Biden ortaya çıkan maliyetin tamamının hükümet tarafından karşılanacağını duyurdu.